Kurtlar Vadisi Pusu’da sonunda beklenen oldu ve Muro örgütle yollarını ayırma kararı aldı. Örgütün lideriyle sert bir tartışmaya giren ve “burjuvalıkla” itham edilen Muro adeta çıldırdı: “Hayatımdaki en büyük hakaretle karşı karşıyayım. Muro her şey olur. Puşt olur, gavat olur, şöyle böyle olur, gammazcı olur, hatta zorlarsan işbirlikçi ajan bile olur ama bir burjuva asla olmaz, olamaz! Tarih beni her şeyle yargılasın ama burjuva olmakla asla!”
Ardından da örgütün en “derin” belgelerini, yani Uğur Mumcu’nun katledilme nedeni olan o dosyayı bir yerde rahmetliyle buluşup verme kararı aldı. Buluşma yerinde beklerken Mumcu’nun ertesi sabah havaya uçurulacak olan otomobilini gördüğünde ise dudaklarından şu cümle yuvarlandı: “Bir senin arabana bak, bir de yazı emekçisinin arabasına. Bu arabaya binersen, dışarıdan bakan hangisine burjuva der Muro? Al sana özeleştiri…”
Aydınlık bir zihin söndü
Ve sonra hepimizin içini acıtan o bombalama olayı yaşandı. Uğur Mumcu, Büyük İskender’in çektiği iple ve elinde belki de örgütü o yıllarda bitirecek bilgilerle öldürüldü. Kalemini ülkesi için seferber etmiş aydınlık bir zihin söndürüldü. Dizinin bir sahnesinde, Muro ile aprantisi Çeto arasında yine nefis bir diyalog yaşandı. Bizim Ekran’ın yazarı, bu güneşli cumartesi gününde okurunu biraz olsun neşelendirmek için o konuşmayı aynen köşesine aldı. Buyurun…
MURO: Ulan zar atsam, altıda bir burjuva gelmez. Lanet olsun böyle düzene. Çetin, içimdeki insan sevgisi artarken, örgüt sevgisi azalıyor.
ÇETO: Peki devrim, başkanım?
MURO: O devrim benim damarlarımda gezen bir ütopya Çetin.
ÇETO: Ütopya derken, başkanım?..
MURO: Romanya’dan yukarı, Almanya’dan aşağı…
ÇETO: Prag mı?
MURO: Bırak bu işleri Çetin, bırak.